RÜZGAR ENERJİSİ VE RÜZGAR TÜRBİNLERİ YEREL SEMPOZYUMU
SONUÇ BİLDİRGESİ
Rüzgar Enerjisi ve Rüzgar Türbinleri Yerel Sempozyumu TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şube Bandırma İlçe Temsilciliği ve TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şube Bandırma İlçe Temsilciliği tarafından 11-12 Mart 2011 tarihinde Gönen ve Bandırma`da gerçekleştirilmiştir. Sempozyuma Oda Yöneticilerimiz, Bakanlık ve Kamu Kurumları temsilcileri, Sektör Temsilcileri, Akademisyenler, Bilim İnsanları ve Üyelerimiz etkin katılım göstermişlerdir. Sempozyum kapsamında, iki gün boyunca beş oturumda toplam 20 adet bildiri sunulmuş, bir panel gerçekleştirilmiş ve Bandırma`da bir Rüzgar Santraline teknik gezi düzenlenmiştir. Gönen Kaymakamlığı, Gönen Belediye Başkanlığı, Gönen Ticaret Odası, Bandırma Kaymakamlığı, Bandırma Belediye Başkanlığı ve Bandırma Ticaret Odası tarafından büyük ilgi gösterilen Sempozyum 700`ü aşkın katılımcı tarafından izlenmiştir.
Sempozyum kapsamın yapılan beş oturumda "Rüzgar Enerjisinin Enerji Kaynaklarındaki Yeri ve Ülkemiz İçin Önemi", "Ülkemizin ve Özellikle Bölgemizin Rüzgar Enerjisi Potansiyeli", "Rüzgar Türbini Seçimi, Rüzgar Enerjisi Dönüşüm Sistemleri", "Rüzgar Enerjisi Yatırımları, Teşvikler ve Kurulum Maliyetleri", "Rüzgar Enerjisi Uygulamaları ve Çevresel Etkileri" konu başlıklarında toplam 20 adet bildiri sunulmuştur.
Sempozyumun son oturumunda gerçekleştirilen panelde ise, "Ülkemizin Yenilenebilir Enerji Politikaları" başlığında ilgili konular taraflarca ayrıntıları ile tartışılmış olup, somut görüş ve öneriler üretilmiştir.
TMMOB ve bağlı odaları; ülke kaynaklarının halkımızın ve ülkemizin çıkarları doğrultusunda kullanılmasını temel almaktadır. Odalarımız meslek alanlarına giren konularda ülkemizin sanayileşerek kalkınmasını, refahın ve toplumsal gönencin artmasını, bilim ve teknolojinin yaygınlaşması ve halkın hizmetine sunulmasını çalışma ilkesi olarak kabul etmiştir. Kısacası odalarımız bağımsız demokratik bir ülke için çalışmaktadır. Odalarımız mühendislik hizmetlerinin en önemli alanlarından biri olan enerji politikaları ve teknolojik gelişmelere yönelik yeni açılımlar sunmaya, alternatifler üretmeye devam etmektedir. Odalarımız son yıllarda bu yöndeki çaba ve çalışmalarını, dünyada çevre ve enerji konusunda farkındalığın başladığı 1970`li yıllardan bu yana önemi giderek artan ve "temiz enerjiler" olarak da ifade edilen "yenilenebilir enerjiler" konusunda yoğunlaştırmaktadır.
Ülkemizde son yıllarda teşvik edilen göç politikaları ve nüfus artışı, enerji talebimizi arttırmaktadır. Ülkemizin %80`lere kadar ulaşan enerji sektörü ithalat bağımlılığı sonucunda oluşan enerji fiyatları ülkemiz ekonomisi ve halkımız üzerinde önemli bir baskı unsuru haline gelmiştir.
Enerji kullanılması bir bireyin hakkı olduğu gibi, yaşaması için de vazgeçilmez bir argümandır. Ülkemizde 2010 yılında üretilmiş tahmini 210 milyar KWh (kilowattsaat) elektriğin % 45,2`si doğalgazdan, % 25,3`ü kömürden, % 25,2`si hidrolikten, % 2,6`sı akaryakıttan ve sadece % 1,5`i yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanmıştır.
Türkiye`de Rüzgar Enerjisi potansiyeli 7 m/s`den büyük rüzgar hızlar göz önüne alındığında 48.000 MW`tır. 1998 yılında başlayan şebekeye bağlı rüzgar enerjisi ile elektrik üretimi, özellikle 2005 yılından itibaren Yenilenebilir Elektrik Kanununun çıkmasından sonra kurulu güç ve enerji üretiminde her yıl % 100`ün üzerinde artış göstererek 2010 yılı Aralık ayı itibarıyla 37 santral ile 1.283 MW (megawatt) değerine ulaşmıştır. Son zamanlarda ülkemizde de önemsenmeye başlanan rüzgar potansiyelimizin sadece % 3`ü değerlendirilebilmiştir. ETKB`nin strateji belgelerinde yer alan 2014 yılı için 10.000 MW, 2023 için 20.000 MW kurulu kapasite hedeflerine mevcut anlayış, planlama ve uygulamalarla ulaşmak mümkün değildir. Dolayısıyla şebekeye bağlanmak için santrallerin verimlilikleri dikkate alınmadan yalnızca en yüksek bedeli veren firmanın seçilmesine imkan sağlayan mevcut uygulama hatalıdır. Ayrıca Yerli ve Yenilenebilir Enerji Kaynak ekipmanlarında dışa bağımlılık oldukça büyük orandadır. Oysa ülkemiz, özellikle rüzgar, güneş ve jeotermal kaynaklarından enerji elde etmek için gerekli teknoloji ve ekipmanların büyük bir çoğunluğunun üretimi için gerekli yetkinlikte mühendis ve teknik elemana sahiptir.
ÖNERİLERİMİZ
1. Enerjiden yararlanmak çağdaş bir insan hakkıdır. Bu nedenle, enerjinin tüm tüketicilere "yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve sürdürülebilir bir şekilde sunulması temel bir enerji politikası" olmalıdır.
2. Enerji üretiminde ağırlık; yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına verilmelidir. Enerji planlamaları, ulusal ve kamusal çıkarların korunması, toplumsal yararın artırılması, sürekli ve güvenilir enerjiye kolaylıkla erişebilmesini hedeflemelidir.
3. Ülkemizde enerji alanında izlenmekte olan dışa bağımlı enerji politikalarından, ivedilikle vazgeçilerek enerji üretiminde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmelidir. Yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili mevzuatın yeniden yapılandırılması gereklidir. Teknolojik gelişmeler göz önüne alınarak enerji politikalarını yapılandıracak "Yenilenebilir Enerji Stratejisi ve Faaliyet Planı" hazırlanmalıdır.
4. Türkiye`nin güncel ve doğru bilgilere dayalı bir enerji envanteri çıkarılmalıdır. Enerji planlamaları ulusal ve kamusal çıkarların korunması, toplumsal yararın arttırılması, sürekli ve güvenilir enerjiye kolaylıkla erişilebilmesini hedeflemelidir. Enerji sektöründe süregelen sorunlara çözüm getirmediği ortaya çıkan kamu kurumlarını küçültme, işlevsizleştirme, özelleştirme amaçlı politika ve uygulamalar son bulmalı mevcut kamu kuruluşları etkinleştirilmeli ve güçlendirilmelidir.
5. Rüzgar enerjisi potansiyelinin tamamından yararlanılması amacıyla teknik ve ekonomik sorunları, çözümleri ve yol haritalarını ortaya koyan bir "Rüzgar Enerjisi Stratejisi Planı" hazırlanmalıdır. Rüzgar enerjisi potansiyelinin tam kapasitesinin devreye girmesine çalışılmalıdır.
6. Rüzgar santrali türbini yapılacak bölgeler için arazi etüdü, dağıtım ve iletim hatları etüdü ayrı ayrı yapılmalıdır. Bu çalışmalar, bütünsel bir bakış açısı altında çevre, tarım, turizm, mühendislik ölçütlerine göre birleştirilmelidir. Santrallerin kurulmasından önce, ilgili merkezi idare kuruluşlarına ve onların yerel birimlerine, yerel yönetimlere, yerel kuruluşlara bilgi verilmeli, bu kuruluşların ve yöre halkının görüş ve olurları alınmalıdır.
7. Rüzgar enerjisi üretilmesi konusunda gerekli teşvikler geliştirilmeli yatırımcıların yatırım yapılabilirliği arttırılmalıdır. Şebekeye bağlanma ve sistem dengesi konusundaki sorunlar teknik olarak incelenmeli, bu konudaki problemler gerekirse AR-GE destekleri ile çözümlenmelidir.
8. Rüzgar enerjisi ile ilgili konuların detaylı bir şekilde incelendiği (ölçüm, fizibilite hazırlama, kanat ve türbin testleri v.b.) standartlara uygun bir "Rüzgar Enerjisi Laboratuarı", kamu sektöründe kurulmalıdır. Rüzgar enerjisi bu laboratuarla birlikte kamu tarafından sahipli bir hale getirilmelidir. EİEİ Genel Müdürlüğünün Rüzgar Gücü İzleme ve Tahmin Merkezi geliştirilerek ve etkin hale getirilerek tamamlanmalıdır.
9. Rüzgar türbinlerinin ve tüm yenilenebilir enerji ekipman ve cihazlarının, Türkiye`de üretimine yönelik çalışmalar bir "Enerji Master Planı" dahilinde ele alınmalı, yerli üretim kamu eliyle desteklenmelidir. TÜBİTAK projesi kapsamında ülkemiz kaynaklarıyla üretilecek olan ilk yerli rüzgar tribünü projesi MİLRES (Milli Rüzgar Tribünü) desteklenmelidir.
10. Ülkemizde Enerji Teknolojilerinin geliştirilmesine yönelik, Enerji Mühendisliği eğitim ve etkinliğinin arttırılması faaliyetlerine hız verilmelidir. Yenilenebilir enerji kullanımının özendirilmesi, enerjinin bilinçli tüketilmesi amacıyla özellikle rüzgar ve güneş enerjisi konusunda eğitim müfredatımızda düzenlemeler yapılmalıdır.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şube
TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şube